Yaşanabilir gezegenlerin sayısı düşünüldüğünden daha az çıktı

Ötegezegenlerin Boyutları Yeniden Değerlendiriliyor

Güneş Sistemi’nin dışında bulunan yaklaşık 200 ötegezegenin, öngörülen boyuttan daha büyük olabileceği keşfedildi. NASA’nın Transiting Exoplanet Survey Satellite (TESS) uydusu tarafından yapılan araştırmalar, evrende yaşam arayışını derinden etkileyebilir.

TESS, ötegezegenleri, yıldızlarının önünden geçerken yarattığı gölgeleri kullanarak tespit ediyor. Ancak araştırmacılar, yakınlardaki yıldızlardan gelen ışığın ölçümleri “kirletebileceğini” ve bu nedenle gezegenlerin gerçekte olduğundan daha küçük görünebileceğini belirledi.

Kaliforniya Üniversitesi Irvine kampüsünden Te Han liderliğindeki ekip, yüzlerce ötegezegenin beklenenden daha büyük olduğunu ortaya koydu. Han’a göre, bu durum, Dünya’ya benzeyen gezegenlerin sayısının aslında düşünülenden daha az olabileceğini gösteriyor.

Transit Yöntemiyle Yakalanıyor

Ötegezegenler, çok uzak olmaları ve soluk görünmeleri nedeniyle doğrudan gözlemlenmeleri zor. Bu nedenle, bir gezegenin yıldızının önünden geçerken yarattığı gölge ile tespit edilmesi olan “transit yöntemi”, en etkili keşif yöntemi olarak kabul ediliyor. Bu yöntem özellikle yıldıza yakın ve büyük gezegenlerin tespitinde başarılı oluyor.

Yeni Analizler Yapıldı

Araştırma ekibi, TESS’in gözlemlerini değerlendirdi ve ötegezegenleri boyutlarına göre sınıflandırdı. Daha sonra, Avrupa Uzay Ajansı’nın Gaia görevinden elde edilen yıldız verileri yardımıyla özel bilgisayar modelleri kullanarak TESS verilerindeki ışık kirliliğini analiz etti.

Elde edilen yeni veriler, Dünya benzeri olarak düşünülen bazı gezegenlerin aslında Dünya benzeri kaya gezegenleri olmaktan çok, büyük okyanuslarla kaplı “hycean dünyaları” olabileceğini gösteriyor. Bu tür gezegenler, Jüpiter’den küçük gaz devleri olan Neptün ve Uranüs’e daha çok benzeyebilir.

Hycean dünyalarının su bakımından zengin olabileceği düşünülse de, yaşam için gerekli diğer bileşenleri taşımadıkları öne sürülüyor.

Araştırmacılar artık daha önce yaşanabilir olmadığı düşünülen büyük gezegenleri tekrar gözden geçirmeyi planlıyorlar.

Bu önemli çalışma, 14 Temmuz tarihinde Astrophysical Journal Letters dergisinde yayınlandı.

Related Posts

Bu şapka düşünceleri yazıya dönüştürüyor: Ellere gerek kalmadı!

Bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz bazı teknolojiler gerçeğe dönüşüyor, bazıları ise hala hayal olarak kalıyor. Hayal ettiğimiz düşünce ile mesaj yazmak veya teknolojik cihazları kontrol etmek artık bilim kurgu olmaktan çıkıyor. Yeni geliştirilen yapay zeka destekli bir şapka ile ellerimize gerek duymadan düşüncelerimiz yazıya dönüştürülebilecek.

Uzun süre şarjı dayanacak akıllı telefonlar yolda

Yeni çıkan haberlere göre 2026 yılında karşımıza nihayet 10.000 mAh bataryaya sahip cihazlar çıkacak.

WhatsApp’ta büyük değişim zamanı

Meta, WhatsApp’ın Windows uygulamasında yerel yapıdan vazgeçerek tarayıcı temelli yeni bir sürüme geçiyor. Peki Beta kullanıcılarına sunulan bu güncelleme, hayatımızda neleri değiştirecek?

Yeni iPad Pro ile iki ön kamera dönemi başlıyor

Apple, alışılmış tasarım çizgisini bozmadan M5 iPad Pro’da dikkat çekici bir yenilik planlıyor. Ön yüze ikinci bir kamera eklenmesi, kullanım alışkanlıklarını yeniden şekillendirecek gibi görünüyor.

Elektrikli otomobillerde ÖTV artacak mı? İşte yeni ÖTV düzenlemesinin detayları

Otomotiv sektörünü ve araç almayı planlayan vatandaşları yakından ilgilendiren Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) düzenlemesi yasalaştı. Yeni düzenlemeyle içten yanmalı motorlu araçların vergi dilimleri yeniden belirlenirken, özellikle pick-up tipi araçlarda dikkat çekici bir vergi artışı yapıldı. Elektrikli otomobillerde ise ÖTV oranlarının belirlenmesinde kapsam genişletildi ve düzenleme yetkisi Cumhurbaşkanı’na devredildi. Gözler şimdi elektrikli araçlarda uygulanacak yeni oranlarda…

Bilim insanları evrenin ölüm tarihini açıkladı: ‘Büyük Çöküş’e hazır mısınız?

Yeni araştırmalar, evrenin sonsuza kadar genişlemeyeceğini ortaya koyuyor. Bilim insanları, evrenin yaklaşık 20 milyar yıl içinde çökeceğini öngörüyor. “Büyük Patlama”nın tersi olan “Büyük Çöküş” insanlığın geleceği için ne anlama geliyor?