“`html
İsrail’in İran Üzerindeki Farklı Şehirlerde Geniş Ölçekli Saldırıları
İsrail, İran’ın çeşitli şehirlerinde bulunan nükleer tesislere ve ordu komutanlarına yönelik kapsamlı bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırılarda, İran Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları’nın üst düzey komutanları ve 9 nükleer bilim insanı hayatını kaybetti. Saldırılarda toplam sivil can kaybının 78 olduğu bildirildi.
Saldırının hedef aldığı şehirler arasında İsfahan, Tebriz, İlâm, Lorestan, Burucerd, Kum, Erak, Urmiye, Kasr-ı Şirin, Kirmanşah, Hemedan ve Şiraz yer aldı.
Tahran, İsrail’e füze ile karşılık vermesine rağmen ülkede meydana gelen şok dalgası giderek büyüyor. ABD Başkanı Donald Trump, bu tür bir saldırının olasılığını defalarca dile getirmişti. Peki, bu saldırı neden öngörülemedi? İran neden bu kadar hazırlıksız yakalandı?
Bu sorulara tüm dünyada yanıt ararken, bu konuda önemli açıklamalar New York Times gazetesinde yer aldı…

NEW YORK TİMES: TAHRAN’IN HESAP HATASI
New York Times’a göre, Tahran, İsrail’in saldırısını bekliyordu ancak bu kadar erken olmasını tahmin edememişti. Ülkenin hava savunma sistemi ve istihbarat zayıflıkları nedeniyle saldırıya hazırlıksız yakalandı.
İranlı yetkililer, ABD ile yürütülen nükleer müzakerelerin olumsuz sonuçlanması beklenirken bir haftadır hazırlık yapıyorlardı. Ancak önemli bir yanlış hesaplama yaptılar: İsrail’in, planlanan müzakerelerden hemen önce harekete geçmesini beklemiyorlardı.
SIGINAKTAKİ YERİNE EVLERİNE GİTTİLER, TALİMATLARA KULAK ASMADILAR
The New York Times ile yaptığı görüşmelerde, altı üst düzey İran yetkilisi ve iki Devrim Muhafızı, saldırı gecesi ordu komutanlarının güvenli sığınaklarda kalmak yerine evlerinde olduğu bilgisini paylaştı. Devrim Muhafızları Hava-Uzay Birimi Komutanı General Emir Ali Hacızade ve ekibi, belirlenen talimatlara uymayarak Tahran’daki bir askeri tesiste acil bir toplantı düzenlediler. Bu sırada İsrail’in düzenlediği saldırıda hayatlarını kaybettiler.
İsrail’in düzenlediği saldırılar sonucunda İran’ın radar ve hava savunma sistemleri büyük ölçüde etkisiz hale getirildi. Ayrıca, balistik füze altyapısı ciddi zarar gördü ve askeri komuta zincirindeki birçok üst düzey kişi yaşamını yitirdi. Natanzi’deki nükleer zenginleştirme tesisinin üst bölümü de ağır hasar almış durumda.

ÖFKE VE ŞAŞKINLIK: İRANLI YETKİLİLER ŞAŞIRMIŞ GİBİ
Yanıt veren İranlı yetkililer arasında geçen özel mesajlarda, “Hava savunmamız neredeydi?” ve “İsrail bu kadar kolay gelip istediklerini yok edebiliyorken, biz neden buna engel olamadık?” gibi öfke dolu ifadeler yer aldı.
İran Ticaret Odası Enerji Komitesinin bir üyesi olan Hamid Hüseyni, “İsrail’in saldırısı, yönetimi tamamen hazırlıksız yakaladı. Özellikle üst düzey askeri ve nükleer uzmanların ölmesi şok edici. Hava savunma sistemlerinin yetersizliği, İsrail’in stratejik hedeflere hiçbir dirençle ulaşamaması büyük bir zaafiyet oluşturdu” dedi.
Hüseyni, ayrıca İsrail’in İran ordusu ve güvenlik bürokrasisine girdiği kapasitelerin boyutunun yetkilileri hayrete düşürdüğünü belirtiyor.
YENİ BİR DÖNEME GİRİŞ
İsrail’in uzun zamandır İran’daki nükleer tesislere karşı gizli operasyonlar yürüttüğü bilinse de, son saldırıların jetlerle, içerideki ajanlarla ve ülkeye sokulan füze ve drone parçaları ile gerçekleştirilmesi “yeni bir strateji” geliştirdiklerini gösteriyor.

WASHINGTON POST, SALDIRININ DETAYLARINI AÇIKLADI
Washington Post’un haberine göre, İsrail savaş uçakları İran’daki nükleer ve askeri hedeflere ulaşmadan önce gizli komandolar harekete geçmişti. Silahlı drone’lar ve araçlara gizlenmiş patlayıcılarla belirlenen hedeflere ilerlemeye başladılar.
WP’ye konuşan üst düzey bir Israilli güvenlik yetkilisi, hedefler arasında İran Devrim Muhafızları’nın önemli komutanları ve nükleer bilim adamlarının bulunduğunu ve çoğunun saldırı anında evlerinde olduğunu belirtti.
Sabahın erken saatlerinde, Hamaney’e yakın isimler ve ülkenin nükleer programından sorumlu ekip üyeleri başkent Tahran’daki apartmanlara yapılan saldırılarla hayatlarını kaybetti.

İran saldırısında hayatını kaybeden isimler
AYLARCA HAZIRLIK YAPILDI
İsrail’in “Yükselen Aslan” adı verilen operasyonu, İran topraklarına haftalar öncesinden yerleştirilen silah ve istihbarat unsurlarının eş zamanlı olarak devreye sokulması üzerine kuruludur.
İsrail’in dış istihbarat servisi MOSSAD tarafından yürütülen ve kapsamlı planlama gerektiren çok katmanlı operasyon, son dönemde hızlandırılsa da, uzun zamandır hazırlık aşamasında olduğu gelen bilgiler arasında.
İkinci bir üst düzey İsrailli yetkilinin ifadelerine göre, saldırıların son aşamasında MOSSAD ajanları, İran’a önemli miktarda özel silah kaçırdı ve bunları ülke genelinde dağıttı. Bu hazırlıklar, ABD ile İran arasında nükleer müzakerelerin yeniden başladığı dönemde tamamlanmıştı.
Batılı güvenlik kaynakları, operasyonun İran’ın nükleer silah geliştirme çabalarına kalıcı bir darbe mi yoksa geçici bir engel mi getirdiğinin değerlendirilmesi için henüz erken olduğunu belirtirken, İsrailli yetkililer, sürece devam edecekleri uyarısında bulundular.
HER İMHA EDİLEN KAMYON, 4 FÜZE DEMEK
Washington Post’a göre, operasyon için öncelikle İranlı liderlerin konumları ve sığınakları belirlendi, ardından istihbarat dosyaları hazırlandı. MOSSAD’a bağlı komandolar, İran’ın hava savunma sistemlerine yönelik hassas silahları açık alanlara gizlice yerleştirdi. Tahran yakınlarındaki Esfajabad üssündeki yerden yere füzeleri hedef alan patlayıcı dolu drone’lar da saldırı günü aktif hale getirildi.
MOSSAD ayrıca, füze taşıyan kamyonlara gizli patlayıcı sistemler kurarak hava savunmasını devre dışı bırakmaya çalıştı. Yetkililere göre, her imha edilen kamyon, dört füzenin etkisiz hale getirilmesi anlamına geliyor.
AXIOS: İSRAİL ACİL DURUM PROTOKOLÜNÜ BİLİYORDU
Amerikan Axios haber kaynağına göre, İsrail saldırıya hazırlık yapıldığı bilgisine ulaştığında, İslam Devrim Muhafızları Ordusu’na bağlı hava kuvvetlerinin komutanları, bir sığınakta yanıt verme planını oluşturmak üzere toplandılar. Ancak İsrail, bu sığınağın yerini ve acil durum protokolünü iyi biliyordu.
Axios’a konuşan bir İsrailli yetkili, İsrail’in ilk iş olarak burayı hedef aldığını ifade etti. Hava kuvvetlerindeki önemli isimlerin tek bir toplantıda ortadan kaldırılması, İran’ın acil yanıt vermesinin önüne geçti.

“`